top of page

Yin yoganın kısa! tarihi - 1

Güncelleme tarihi: 24 Eki 2021

Yin yoga yeni bi pratik mi? Tam olarak ne zaman başladı, nasıl oluştu?

Yin yogayı kim keşfetti ve zamanla nasıl daha bilinir oldu?

Tüm bu soruların ve dahasının cevaplarını merak edenler için

bir araştırma yazısı derledim.


Keyifli okumalar!



Yin yoganın tanınmasında büyük rol oynayan, günümüzde isimlerini eğitimlerde, atölyelerde sıkça duyduğumuz ve hala çalışmalarını sürdüren, Paul Grilley, Sarah Powers

ve Bernie Clark, yin yoganın kurucuları olarak bilinir ve bu doğrudur.

Bununla beraber yaptıkları ve bugünlere kadar bizlere ulaştırdıkları bilgilerin, daha da öncesine giderek, yin yoganın bildiğimiz kısa tarihine ve devamında çok da bilmediğimiz uzun tarihine ışık tutmak istedim.


''Yin yoga yeni bir isim ancak yeni bir pratik değil.''

Paul Grilley



''1985 yılından önce, her on yıl içinde bir tane olmak üzere, dört yoga kitabından alınan, herbiri alanda otorite olarak kabul edilen yazarlar tarafından yazılan alıntılarda, birkaç örnek poz, pozlarda tavsiye edilen kalma süreleri ve uygulama esnasında önerilen tavrın birebir yin tavrı içerdiği belirtilmektedir.''


Peki neler oldu ve arada geçen yıllar içerisinde yin yoga popülerliğini (?) yitirdi ve yine ne oldu da tekrardan gündeme geldi?


Bu sorulardan yola çıkarak yin yoganın nasıl ve kimler tarafından tanım bulduğunu ve devamında kadim bilgilerdeki yerinden bahsetmeye çalışacağım.

İlk seride, Paul Grilley'in yoluna çıkan rehberler vasıtasıyla şekillendirdiği deneyimlerinden, günümüze ulaştırdığı yin yoganın evrimine bakacağız.


Hazırsanız başlayalım!


Öncelikle, Paul Grilley'in her fırsatta büyük övgülerle bahsettiği, aşağıda isimleri yazan hocalarını tanıyalım.


Dr. Gary Parker / Anatomi

Pauli Zink / Pratik

Dr. Hiroshi Motoyama / Meridyen teorisi



Paul Grilley (solda), sayesinde anatomi bilgisinin derinleştirdiği Gary Parker'ın, onu 1980 yılında Flatheas Valley Bölge Üniversitesi'nde, ilk yoga öğretme girişimlerinde destekleyen kişi olduğunu söyler. Yine onun vesilesiyle anatomiyi incelikle kavradığını ve yoga görüşünün büyük ölçüde ondan aldığı bilgilerin ışığında şekillendiğinin altını çizer. (O sıralarda hatha yoga stilinde dersler vermektedir.)



''İnsan hareketinin bilimsel ilklelerini kavramayı

ve takdir etmeyi Gary Parker'dan öğrendim.''



Ardından 1989 yılında Pauli Zink (dövüş sanatları uzmanı ve Taocu yoga eğitmeni) sayesinde yoganın temellerini öğrenir. Onu ilk kez dövüş sanatlarına adanmış bir televizyon programında röportaj verirken görür. Onu en başta kendisine yöneltilen sorulara verdiği nazik ve ölçülü cevapları etkiler. Ardından kendi dövüş sanatı eğitiminin temeli olan yogaya dair yaptığı kısa gösterisi üzerine de onunla Taocu yoga derslerine başlamaya karar verir.

Paul Grilley ilk olarak bu zaman diliminde yin yoganın temel prensiplerini anlamaya başladığını söylüyor. Çünkü Paulie Zink (sağda), her pozda beş ile on dakika arasında kalarak, iki saatlik yer pozlarından sonra, ayakta hayvan hareketlerini taklit eden bazı hareketli yang formlarını yaptırıyormuş.


Onun için yepyeni bir deneyim olan pratiğin her aşamasını çok ilgi çekici bulduğunu belirten Paul Grilley, bu stilin o zamana kadar öğretmekte olduğu hatha yogadan çok farklı olduğunu belki de ilk kez bu kadar açık görmeye başlamış. Buradan yola çıkarak ilgi alanının daha çok yerde yapılan pozlar olduğunu idrak etmesi önemli bir dönüm noktasıdır.


Ardından kendi derslerini bu yönde vermeye karar verir ancak bu stile ne ad vereceği konusunda ikilemler yaşar. Derslerinde yerde yapılan pozlar kadar, birçok geleneksel hatha yoga pozuna da yer verdiği için on yıl boyunca Paulie Zink'e olan saygısından ''Taocu Yoga'' ismini kullanır.


Paul Grilley hikayesinde yine bir önemli bir rol oynayan, 1990'dan beri öğrencisi olduğu üçüncü kişi Dr. Hiroshi Motoyama'dır.


Dr. Hiroshi Motoyama, (sağda) genç yaşlardan itibaren Hint yoga sisteminin meditasyon pratiklerinin yanı sıra Şinto dininin çetin

ve ağırbaşlı pratiklerini de uygulayan bir Şinto rahibi ve çift doktoralı

bir bilim adamıdır.


Dr. Motoyama, felsefe ve fizyolojik psikoloji dalında doktora sahibi olan bir Şinto* rahibidir. Paul Grilley ilk olarak, Dr. Motoyama'nın erken dönem çalışmalarından biri olan ''Theories of Chakras: Bridge to Higher Conciousness'' başlıklı kitabını okuyarak ona çekildiğini ifade eder. Dr. Motoyama, akupunktur meridyenlerinin, bedenin tüm yapılarının içine yayılmış olan bağ dokularda bulunan, su açısından zengin kanallar olduğunu, yaptığı deneyler ile nesnel bir biçimde göstermiştir. Paul Grilley, Dr. Motoyama'nın teorilerinin, kadim teorileri doğruladığını, yoga duruş sisteminin neden geliştirdiği ve nasıl çalıştığı gibi konuları aydınlattığını söyler.


Paul Grilley ve eşi Suzee'nin kendi yoga ve meditasyon pratiklerinde onun çalışmalarından derin bir şekilde etkilendiklerini sık sık belirtir.


''Araştırmalarını, kendi sezgisel algılamaları ve ayrıca diğer spiritüel uygulayıcılar hakkındaki bilimsel çalışmalaına dayandırarak uygulamış Dr Motoyama; son 40 yıldır bedende bulunan enerji kanalları sisteminin varlığını belgelemektedir. Dr. Motoyama modern elektronik aletler kullanarak bu enerjinin bağ dokusunda bulunan, su açısından zengin kanallardan aktığını göstermiştir. Üstelik bu meridyen kanallarının hareket tarzı ve konumu, kadim meridyen betimlemeleriyle son derece uyumludur. Dr. Motoyama'nın içgörüsü doğruysa, o zaman ders kitaplarının bağ dokusu diye adlandırdığı şey; aslında bedendeki her doku, hücre ve organa can veren enerjiyi ileten canlı bir matristir. Ben bu teoriyi, Modern Meridyen Teorisi olarak adlandırıyorum.''

Paul Grilley



Son olarak Los Angeles'ta yine 1990'ların başında tanıştıkları Sarah Powers'tan bahsetmemiz gerek. Paul Grilley eğer Sarah olmasaydı bu başlıkların hiçbirinin kimsenin ilgisini çekmeyeceğini düşündüğünü söylüyor, peki neden dersiniz?


2000 yılında Paul Grilley ve eşi Suzee, Berkeley Kalifornia'da Taocu yoga üzerine bir atölye çalışması sunarlar.

Sarah Powers'da (solda) o küçük grubun bir parçasıdır, çünkü bu sistemi yeniden ele almak ister.

Sonrasında yoğun seyahat ve öğretim programına devam eden Sarah, atölyelerden edindiği bilgilerin ışığında derslerinde uzun süreli, yavaş pozlara yer vermeye başlar.


Akış içeren, ayakta yapılan pozların, pratiğinin yang yanı; uzun süre yerde yapılan pozların ise, yin yanı olduğunu anlatır. Öğrenciler yin pratik hakkında nereden daha çok bilgi alabileceklerini sormaya başladıklarında ise Sarah'da onları zarif bir şekilde Paul Grilley'ye yönlendirir.


Ardından Paul Grilley stüdyolardan ''Yin Yoga'' atölyeleri sunmasını isteyen teklifler almaya başlat. Bir yıl sonra ''Yin Yoga: Outline of a Quiet Practice (Yin Yoga: Sessiz Bir Uygulamanın Özeti) ismiyle ilk kitabını yayımlar.


Böylece hala devam eden bir tempoda, günümüze kadar onlarca ders, atölye, kitaplar ve eğitimlerle, yin yoganın çok daha geniş kitlelere yayılmasını sağlarlar.


Kısa Kısa

  • İlk kez Yin Yoga terimini kullanan kişi Sarah Powers'dır. Paul Grilley, çalışmalarını uzun bir süre Taoist Yoga olarak isimlendirmiş ancak Sarah onu, aktardıkları pratiğin Pauli Zink öğretilerinden esinlendiğini ancak sadece yin tavrı önemsedikleri bir pratik olduğu için adının Yin yoga olması gerektiği konusunda ikna etmeyi başarmış.

  • Yazar Ulrica Norber (2014 yılında yayımladığı kitabında (Yin Yoga: and individualized approach to balance, health, and whole self well-being) Paul Grilley'nin yin yogayı evrimleştirdiğini söyler. (Oldukça doğru ve yerinde bir tanım!)

  • Sarah Powers ve eşi Ty Powers 2010 yılında Insight Yoga Enstitüsü'nü kurarlar.

Sarah & Ty Powers


Başta da belirttiğim gibi bu yazı daha çok 20 yy. son çeyreğinden ve Paul Grilley'in yoluna çıkan rehberler vasıtasıyla şekillendirdiği deneyimlerinden, yin yogayı bugünki haline nasıl getirdiğinin özet bir tarih paylaşımı olması adına yazdım.


Tabiki aynı şekilde yin yoganın bilinirliğinde büyük katkıları olan bir diğer önemli yin yoga hocası ve yazar Bernie Clark'dan da bahsetmem gerekir.


Bernie Clark yin yoga aracılığı ile bedenler arası farklılıklar ve bir poza girmeye çalışırken bizi engelleyen faktörler üzerinde 1998 yılından beri çalışmalar yapmaya devam etmektedir.

Kitaplarında sık sık en çok ilham aldığı kişi olarak bahsettiği kişi ise Paul Grilley'dir.

Paul Grilley'nin anatomi, taoist yoga ve meridyen teorilerini birleştirmesinin faydalarının anlaşıldığını ve bu şekilde benden/zihin/ruh modeliyle ilgili olan bir çok insanda yankı bulduğunu söyler.



Tüm bu süreç boyunca, tüm bu değerli hocalarımız iyiki birbirlerini destekleyerek çalışmayı sürdürmüşler ve yin yoganın öneminin çok daha geniş kitlelerce anlaşılmasına katkı sağlamışlar.


Peki ''yin tavrın'' eski zamanlar pratiklerde bahsedilen önemi neydi?

Günümüze kadar nasıl evrildi?


Devamı ikinci yazımda, yakında...


Şimdi Bernie Clark'ın dediği gibi ''Yin yoga veya herhangi bir yoga pratiğini gerçekten anlamak için onu bedenen deneyimlemek gerekir.'' diyerek yazıyı sonlandırıyorum.

Umarım sizlerde benim gibi bu yazının sonunda kendinizi şefkatli bir yin yoga pratiğine bırakmak için sabırsızlanıyorsunuzdur! :)


Sevda Karayalçın


Diğer yazılarım için;


Online Derslerle ilgili detaylı bilgi;


Sorularınız, yorumlarınız ve merak ettiklerinizle ilgili bana yazın!


*Şinto, doğaya ve atalar kültürüne önem vermesiyle tanınan Japonların inanç sistemidir.


Kaynaklar:

Grilley, Paul, Yin Yoga Prensipleri ve Uygulaması / Pingala Yayınları

Motoyama, Dr. Hiroshi, Çakra Teorileri, Ruh ve Madde

https://sarahpowersinsightyoga.com/

https://yinyoga.com/



















 
 
 

Comments


Post: Blog2_Post
  • Youtube
  • Instagram
  • Spotify

Sevda Karayalçın Yoga © 2021 | All Rights Reserved

bottom of page